Çocuklarda dikkat eksikliği nedir, neden olur, nasıl ortaya çıkar? Çocuklarda dikkat eksikliğine dikkat! Çocuklarda dikkat eksikliği, dikkat dağınıklığı kolay kolay teşhis konulacak bir rahatsızlık değildir. Dikkat eksikliği nedir? Hastalık düzeyinde olmayan, belli ölçüde dikkatsizlikler çocuklarda görülebilir bir şeydir. Ama hastalık seviyesinde dikkat problemleri de vardır. Bunlar dikkat eksikliği ve hiperaktivite sendromu olarak görülür. Çocuklarda dikkatsizliğin hastalık boyutunda olmayanı bile yaşamsal ve akademik problemlere neden olabilir. Çocuklarda dikkat eksikliği Neden olur? Dikkat beş duyuya ihtiyaç gösterir. Dikkatin toparlanabilmesi için görme, işitme, dokunma, koklama ve tatma duyularının tümünün çalışır v
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite durumu adından da anlaşılacağı gibi çocuklarda genellikle doğumdan beri var olan ve özellikle 3-4 yaşlarından itibaren fark edilen, yaşıtlarına ve gelişimsel dönemine kıyasla çok aşırı hareketlilik, yerinde duramama ve kıpır kıpır olma durumu ile birlikte, dikkatin çok çabuk dağılması, dikkatini uzun süre bir işte devam ettirememe ile karakterize olan bir durumdur. Genelde hem dikkat eksikliği hem hiperaktivite durumunun birlikte yoğun olarak bulunmasına karşın bazen hareketliliğin ön planda olduğu, dikkat eksikliğinin geri planda olduğu veya tam tersi olarak dikkat eksikliğinin ön planda olduğu, hareketliliğin geri planda olduğu durumlar olabilir. Aynı zamanda çocuğa hiperaktif diyebilmemiz için hem 7 yaşından önce bazı belirtilerin olması hem de en az iki farklı ortamda bu tablonun görülmesi gerekir. Yani her hareketli çocuğa hiperaktif demek mümkün değildir. Genel olarak eğilim, hareketli çocukların tamamına bu türlü bir tanımlamanın kullanılması şe
NLP'de modelleme, bir kimsenin bir işi nasıl yaptığını öğrenmek anlamına gelir. Mükemmelliği kopyalama süreci, NLP'nin özüdür. Bir beceriyi modellemek, bu beceriye sahip kişinin bunun hakkında nasıl düşündüğünü ve bunu yapabilmesini mümkün kılan değer ve inançları keşfetmektir. Duyguları, deneyimleri, davranışları, inanç ve değerleri de modelleyebilirsiniz. NLP, mümkün olan her şeyi modeller. Bu mümkündür, çünkü daha önce bir insan bunu yapmıştır.
Buradaki NLP ön varsayımı şöyledir:
Başarılı kişileri modellemek, mükemmelliğe götürür. Eğer bir insan bir şeyi yapabiliyorsa, bunu modellemek ve başkalarına öğretmek mümkündür.
Modelleme, bir çocuğun temel öğrenme biçimidir. Yürümeyi ve konuşmayı da bu şekilde öğrendik. Aslında Mark Twain bize, eğer bu beceriler formel bir yöntemle öğretilseydi, aksak ve kekeme olabileceğimize işaret etmişti. Çocuklar, çevrelerinde öğrenmek istedikleri şeyleri yapabilen yetişkinleri basit bir şekilde kopya ederler. B
Bilinçaltı beynimizin, biz farkında olmadan bilincimiz dışı çalışan,bedenimizin istemsiz kaslarını yöneten,gece uyurken dahi vücut fonksiyonlarımızın çalışmasını sağlayan,beş duyumuzla algıladığımız her şeyi an be an kaydeden ve gerektiğinde kullanılmak üzere bilincin emrine veren bir parçasıdır. Bilinç ve bilinçaltını daha iyi açıklamak için bir kaç örnek verelim.Mesela bilgisayar örneği.Bilgisayarın donanım dediğimiz kısmı bilinçaltı, bilgisayarda yüklü işletim sistemi,programlar ise bilincin kendisidir.Bu programlar arasında bize hizmet eden iyi programlar olabileceği gibi virüsler ve trojanlar gibi zararlı programlar da olabilir.Bilinçaltı,bilgisayarın hafızası gibi,her türlü bilgiyi kaydeder fakat bu bilgilerin nasıl kullanılacağı bilgisayarda yüklü işletim sistemine bağlıdır. Bilgisayarla her türlü bilgiye ulaşabilirsiniz ama nereye ulaşacağınız sizin seçiminizdir.Bilgisayar sadece sizin verdiğiniz komutları dinler.Bilgisayarınızın hafızası çok kuvvetli olab
Bilinçaltı bilincin duyamadıklarını duyar,göremediklerini görür.Biliçaltı telkinlerinde amaç bilinç eşiğini,engelini aşmak,eleştirel bilinci geçip direk bilinçaltına ulaşmaktır.Böylece önerme ya da telkin bilincin değerlendirmesinden kurtulacak,bilinçaltı tarafından direk kabul edilecektir. Bilinçaltı telkinlerinde bilinci aşmak üzere 4 teknik kullanılmıştır.Telkinler arka planda çalınan bir sesin üstüne kaydedilmiştir.Bilinç arka plan sesini duyabilir ama telkinlerin sesini duyamaz.Arka plan sesi binoral bir sestir.Binoral sesin ne olduğunu ileride daha detaylı açıklayacağız. 1.teknikte sadece bilinçaltının duyabileceği telkinler binoral sesin altına kaydedilmiştir. 2. teknikte aynı telkinler tersten okunmuştur.Bilinçaltı dünyanın en mükemmel bilgisayarlarından daha kuvvetli bir bilgisayardır.Tersten okunan kelimeleri anında anlar ama bilinç bunu anlayamaz bu teknikle bilinç 2. kez aşılmış olur. 3. teknikte aynı anda
Çocuklarımızın gelecekte huzurlu bir yaşam sürdürebilmeleri, kendi zekâ ve becerilerini kullanabilecekleri ve bu sayede de başarı gösterecekleri uygun mesleği icra edebilmeleri, mutlu bir evlilik yapabilmeleri, sağlıklı nesiller yetiştirebilmeleri, toplumsal sağlığımız için en olumlu enerjileri üretebilmeleri için, sürekli sevgiyi sevmeyi ve kendilerini olumlayabilmeleri vb. için sürekli başarıyı hedeflemeleri ve “yaparım” ,“başarırım” demeyi öğrenmeleri ve mutlu yarınları için her öğrencinin bir koça ihtiyacı vardır. Bu sayede mutlu bir gelecek inşa edebilmeleri için onlara bu yolculuklarında eşlik eden, onları başarıya ulaştıran teknikleri öğreten bir koç her zaman yol göstericidir. Koçlar geçmişe değil geleceğe yönelik çalışmalar yaparlar. Koç ile bugünden yola çıkarak yarınının planını yapmada ve hedeflerini gerçekleştirmede bir ortaklık kurarlar.Bir koç danışanının geleceğini en mutlu şekilde inşa etmesinde büyük bir aracıdır. Günümüz dünyasında eğitim alanı içerisindek
Hafıza insan yaşamındaki verilmiş en büyük hediyelerden birisidir belki de. Sözlük anlamıyla düşünecek olursak hafızanın geçmişte yaşadığımız şeyleri kaydeden ve gerektiğinde bunları bir bütün olarak ya da parça parça hatırlayabilen bir yetenek sistemi olduğu görülür. Geçmişte yaşadığımız şeyler derken aslında bu gerçekten de tamamıyla bir geçmiştir çünkü beyin sisteminde doğduğumuz andan itibaren yaşadığımız şeylerin belirli bir izi kalır. Tabii ki şunu da belirtmek gerekir ki hafızanın diğer bir deyişle belleğin bir şeyi hatırlayabilmesi için öncelikle bunu idrak etmiş olması yani algılamış olması gerekir. Bundan sonra bu anıya benzer gördüğü şeyler oldukça bunları hatırlaması olanak dahilinde olmaya başlar. Bunca hatırlama ve anımsamaya rağmen geçmişten itibaren öğrendiğimiz çoğu şeyi de hatırlayamaz ve unuturuz. Unutma işte bu tüm öğrenme olayının tersi bir durum oluşturur. Ciddi olarak günlük hayattaki sarsıcı unutmalar birer hastalık belirtisi olabileceği gibi gün